İş dünyasında ekonomik şiddet krizi: Çalışanların yüzde 60’ı mağdur

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Özyeğin Üniversitesi ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) işbirliğinde gerçekleştirilen ‘İşyerinde Şiddet ve Taciz Algıları ve Deneyimleri‘ araştırması, Türkiye’de çalışanların kıymetli bir kısmının iş hayatında ekonomik şiddet başta olmak üzere çeşitli şiddet çeşitlerine maruz kaldığını gözler önüne serdi. Araştırmaya nazaran, özel daldaki çalışanlar bu şiddet tipine kamuda çalışanlara nazaran iki kat daha fazla maruz kalıyor.

EKONOMİK ŞİDDET ÖN PLANDA

Türkiye’de işyerinde şiddet konusunda yapılan araştırmaya katılan 3 binden fazla kişinin %75’i, iş hayatları boyunca en az bir kere şiddetle karşılaştıklarını belirtti. Bu oran, iş dünyasındaki şiddet ve tacizin yaygınlığını çarpıcı bir halde ortaya koyuyor. Ayrıyeten iştirakçilerin yüzde 60’ı, ekonomik şiddet (ücret eşitsizliği, yan hakların verilmemesi gibi) ile karşılaştıklarını lisana getirdi. Özel sektör çalışanlarının ise kamudakilere oranla bu tıp şiddete iki kat daha fazla maruz kaldıkları belirtildi.

KADIN YÖNETİCİLER DAHA FAZLA ZORLANIYOR

Araştırma sonuçları, işyerinde şiddet ve taciz konusunun özellikle bayan yöneticiler üzerinde daha fazla baskı yarattığını ortaya koydu. Yönetici bayanların, yönetici erkeklere ve yönetici olmayan bayanlara nazaran daha sık ruhsal şiddetle karşılaştıkları görüldü. Ayrıyeten her dört bayandan biri iş hayatlarında en az bir kere cinsel şiddete maruz kaldıklarını belirtti.

ÖZYEĞİN ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ PROF. DR. BARIŞ TAN, bu araştırmanın iş dünyasına ışık tutacak sonuçlar sunduğunu vurgularken, “Bu çalışma ile araştırma üniversitesi misyonumuzun bir yansıması olarak harekete geçtik” dedi.

ŞİDDETİN ÖNLENMESİNDE PATRONLARIN ROLÜ ÖNEMLİ

Özyeğin Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. H. Canan Sümer ise araştırmanın sonuçlarını değerlendirirken, “Şiddetin önlenmesi konusunda temel sorumluluk işverenlere düşüyor” dedi. Ayrıyeten araştırmada, emekçi ve patron örgütlerine yönelik teklifler yer alırken, iş dünyasının bu tekliflere dikkat etmesinin şiddetsiz bir çalışma ortamı oluşturulması için kritik olduğunu belirtti.

ŞİDDETİN CİNSLERİ VE ETKİLERİ

Araştırmanın başka dikkat çeken bulguları ise şunlar:

Katılımcıların üçte biri işyerinde en az bir sefer fiziksel şiddete maruz kaldığını bildirdi.
Her beş iştirakçiden biri, işyerinde kıyafet, görünüş, etnik köken ya da dine dayalı ayrımcılıkla karşı karşıya kaldığını belirtti.
Düşük eğitim düzeyine sahip çalışanlar, ruhsal, ekonomik ve fizikî şiddete daha fazla maruz kalıyor.
İşlerinden ayrılanların üçte biri, ekonomik şiddetin bu kararlarında tesirli olduğunu söz etti.

İŞVERENLERE DAVET: ŞİDDETİ ÖNLEYİN

Araştırmada patronlar için şu kritik bildiri yer alıyor: “İş yerinde şiddeti önlemek patronların sorumluluğundadır. Tesirli siyasetler geliştirilmediği sürece çalışanlar, bilhassa bayanlar ve düşük eğitim düzeyine sahip fertler bu şiddet tipleriyle müsabakaya devam edecektir.”